Meme büyütme

MEME BÜYÜTME AMELİYATI

Bayanların hayatları boyunca göğüsler, gerek şekil gerekse boyutsal olarak birçok kez değişikliğe uğrarlar. Özellikle yaş, genetik özellikler, vücut ağırlığındaki artış ve azalışlar, emzirme, gebelik, menapoz, hormonal nedenler göğüs dokusunda gevşemeye, büyümeye, küçülmeye ve sarkmaya neden olur.

Göğüs büyütme ameliyatı, meme dokusu altına yerleştirilen meme silikon protezleri ile meme göğüs hacminin artırılması ameliyatıdır. Göğüs büyütme ameliyatı yapısal olarak küçük göğüsler için ya da doğumdan sonra küçülmüş ve içi boşalmış göğüsler için uygulanabilir.

Meme büyütme ameliyatı öncesi yapılan muayenenizde göğüslerinizin durumu, deri kalınlığı, sarkık olup olmaması, yağ dokusu varlığı, meme dokusu varlığı, göğüs kafesi ve kemik yapı değerlendirilir. Çeşitli ölçümler yapılarak nasıl bir göğüse sahip olmanız gerektiği ve de konulacak silikonun boyutlarıyla ilgili fikir elde edilir.

Göğüs büyütme ameliyatlarında giriş yeri olarak farklı kesiler yapılabilmektedir. Bunlardan en sık kullanılanı meme altı kıvrımı kesisidir. Bu alan hem ayakta durulduğunda izin hiç gözükmediği bir alandır, hem izler deriyle aynı renge gelmektedir, hem ameliyat sahası çok iyi gözlenebilmekte hem de his kaybı, uyuşukluk gibi sorunlar bu kesi yerinde olmamaktadır.

Yine ikincil bir kesi yeri areola çevresidir. Yani göğüsün kahverengi kısmının altında yapılan yarım ay şeklindeki kesidir. Bu kesi erken dönemde oldukça iyi iyileşir, sütlü kahve renkte çok az iz bırakır. Dezavantajı; kesi yerinden büyük bir silikon konulamaz. Aynı zamanda meme dokusu da kesildiği için his kaybı, emzirme problemi diğer alanlara göre daha fazla yaşanmaktadır. Ayrıca süt kanalları az da olsa kesilebilmekte ve bu kesi bölgesinden protez yerleştirilirken süt kanallarından sızan laktobasiller proteze bulaşmakta ve enfeksiyona neden olabilmekteler.

Üçüncü kesi yeri ise koltuk altı kesisidir. Bu kesinin güzel yanı göğüs üzerinde bir iz oluşturmamasıdır. Ancak ameliyat sahasının nispeten uzakta kalması, meme altı kıvrımının tam kontrol edilememesi, kanama kontrolünün zorluğu ve de askılı ya da mayo giyildiğinde gözükebilecek simetrik izlerdir.

Yapılacak kesinin yeri cerrahın tercihine, hastanın isteklerine ve kullanılacak protezin tipine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

Silikon göğüs protezleri, yapılan kesi yoluyla meme dokusunun altına ya da meme altında bulunan göğüs duvarı kasının altında hazırlanan bir boşluğa yerleştirilebilir. Yine farklı olarak subfasial denilen kasın üzerini örten zarın altına da yapılabilmektedir. Bir başka ameliyat planı ise  ‘dual plan’ denilen silikonun üst kısmının kas altında, alt kısmının ise meme dokusu altında olduğu plandır.

meme-buyutme-implantAmeliyatta protezin konulacağı alan proteze uygun açılmalıdır. Özellikle ameliyat öncesi ameliyathaneye tek bir boy değil de, birden fazla boyutta silikon protez getirilebilir, “sizer” denilen deneme protezlerle yapılan ölçüm ve değerlendirmeler sonucunda ameliyatta en doğru karar verilmiş olunur. Yani göğüs büyütme ameliyatı aşamasında ameliyat sahası hazırlandıktan sonra önce sizer silikonlar yerleştirilir. Burada elde edilen boyuta göre silikonun bir büyüğüyle ya da bir küçüğüyle deneme yanılma yaparak hasta için en uygun boyut tespit edilir. Bundan sonra orjinal protez yerleştirilir.

Silikon Protezlerin Yapısı

meme-buyutme-pektoral-kasi-implant-yerlesimiProtezler silikon jel içeren ve serum fizyolojik içeren protezler olarak kabaca ikiye ayrılırlar. Son yıllarda koheziv jel denilen, protez kesilse dahi içindeki jel silikonun dışarıya akmadığı silikon protezler üretilmiştir. Genellikle serum fizyolojik yerine, koheziv  jel içeren protezleri tercih etmek daha doğru olacaktır.

Meme Silikonunun Kanser Üzerine Etkileri

Meme silikon protezinin, kansere neden olmadığı çok sayıda bilimsel araştırmalarla saptanmıştır. Bu araştırmalarda, 20-30 yıl gibi uzun süreler takip edilen hastalar incelenmiş ve silikon meme protezi konulan hastalarda normal kadınlara göre meme kanseri oluşma oranı farklı çıkmamış hatta biraz daha düşük olduğu belirlenmiştir. Bu protezler allerjik reaksiyona yol açmazlar, toksik etkileri yoktur, immunolojik reaksiyon göstermezler. Son derece güvenli kullanım alanları oluşmuştur.

Göğüs Büyütme Ameliyatı Sonrası

Meme büyütme ameliyatı takiben göğüslere küçük bir pansuman uygulanır, südyen kullanılır. Meme ameliyatı sonrası, ağrı ilaçla kolaylıkla kontrol edilebilir ve birinci veya ikinci günde kaybolacaktır. Ameliyat esnasında uzun etkili lokal anestezik ilaç yapıldığından ameliyattan hemen sonra hiç ağrı olmamaktadır. Bir hafta kadar şişlik oluşacak, sonrasında bu şişlikler inecektir. 1 ay sonra göğüsleriniz daha yumuşak, doğal ve yeni meme altı kıvrımınız oluşmuş hale gelecektir. Operasyon izleri zamanla solacak, 6 ay – 1 sene sonra belli belirsiz hale gelecektir.

Göğüs Büyütme Ameliyatı Komplikasyonları

Göğüs Büyütme Ameliyatı KomplikasyonlarıMeme protez ameliyatlarının en önemli komplikasyonu kapsül kontaktürü denilen durumdur. Kapsül kontaktürü, protez etrafında vücudun oluşturduğu zar şeklinde dokunun memenin ve silikonun şeklini bozması, aşırı sert olarak ele gelmesidir. Kaliteli ve uygun protez kullanılması bu riski azaltmaktadır.

Her iki taraftaki iyileşme sürecinin farklılığına bağlı olarak meme asimetrisi oluşabilir. Ameliyatı takip eden haftalarda hatta aylarda memede farklı derecelerde sertleşme ortaya çıkabilir. Bazı durumlarda cerrah, yumuşaklığı arttırmak amacıyla meme masajı önerebilir. Ameliyatı takiben meme başlarında bazen duyu kaybı olabilir, fakat çoğu vakada zamanla geri dönecektir.

Yine diğer tüm ameliyatlarda oluşabilecek yan etkilerden kanama, dikiş açılması, enfeksiyon, sıvı toplanması, seroma genelde çok nadir gözükmektedir.

Genel olarak estetik göğüs büyütme ameliyatı hemen sonuç aldığımız yüz güldürücü, bayanların en çok rağbet ettiği ameliyatlardan birisidir. Fakat iyi bir sonuç almak için ameliyatın tecrübeli bir estetik cerrah tarafından yapılması şarttır. Göğüslerde bir şekil bozukluğu olmadıkça protezlerin değiştirilmesine gerek yoktur.